Yıllardır psikiyatri alanında çalışmış bir Terapist olarak ‘kendi ışıklarını bulmuş’ insanların birçok ortak alışkanlıkları olduğunu keşfettim. Şimdi bunları sizinle paylaşıyorum;
1. Toksik insanları hayatlarına almıyorlar
Hayat bir pilse, bazı insanlar ciddi anlamda şarj sömürücüsü.
Ruh sağlığını koruyabilmiş kişiler, kimlerin enerjisini çaldığını fark etmiş durumda. Ve en önemlisi: o bağlantıyı bilinçli bir şekilde kesebiliyorlar.
Toksik kişileri tanımak için süper güçlere gerek yok aslında:
· Her şeyi eleştiren ama kendini dünyadaki en kusursuz varlık sayan,
· Senin sınırlarını kendi oyun alanı sanan,
· İğneleyici iğneleyici konuşup “şaka yaptım, alınma canım ya” diyen,
· Şikâyeti hayat mottosu haline getirmiş, kronik memnuniyetsizler...
Bu kişilerle kurulan ilişkiler, zihinsel arka planda sürekli açık kalan bir uygulama gibi: Pil biter, sinir sistemi yıpranır.
İyi haber şu: Bu insanlar için artık “engelle” butonu sadece telefonda değil, ruhsal dünyada da aktif…
Çünkü onlar şunu öğrenmiş:
Gerçek huzur, hayatına kimi dahil ettiğin kadar, kimden vazgeçtiğinle de ilgilidir.
2. Muhteşem kalpli insanları hayatlarına kabul ediyorlar
Toksikleri çıkardın mı? Sıra geldi ruhuna iyi gelen insanlara yer açmaya.
Kim onlar?
· Mutluluğunu tehdit olarak görmeyenler
· Başarını kıskanmak yerine seni tebrik edenler
· Kitap, çocuk, çiçek kısacası yaşamayı sevenler
· Gülümsemeyi alışkanlık haline getirmişler
· Zor zamanında omzunu, iyi zamanında kahveni paylaşanlar
Bu insanlar ruhuna filtre kahve etkisi yapar. Önce sarsar, sonra ayıltır.
3. Parayı sarı sandıklarda saklanacak değil , paylaşılacak bir şey olarak görüyorlar
Bu kişiler için para, “kutsal bir obje” değil; bir araçtır.
Aurası yüksek bu kişiler;
Kendi küçük mutluluklarına bütçe ayırmayı bilirler ve başkasına maddi- manevi katkı sağlamaktan çekinmezler. Kendine ve çevresine cömerttirler.
“Ben bunu hak ettim” demeyi öğrenmişlerdir.Yani “bugün kendime kahve ısmarladım çünkü canım istiyordu” demek onlar için hayatın ta kendisidir.
4. Hayatlarında şüküre yer vermişler
Daha fazlasını istemek olmak kolay. Elindekine razı olmak ise gerçek huzurun sırrı.
Bu insanlar:
Sahip olduklarını görüyor ve küçük şeylerden keyif almayı biliyorlar.“Önce elimdekini değerlendireyim” diyebiliyor. Şükrü bir ritüel değil, bir duruş haline getirmiş durumdalar.
5. Kişisel bakımlarını yapmaktan memnunlar
Bu maddenin kahramanları çoğunlukla kadın. Ama içeriği evrensel.
Bu dişil enerjisi yüksek kadınlar;
Giyinmeyi, süslenmeyi seviyor ve kendi bedenlerine zaman ayırıyorlar. Kadınlığın getirdiği güzelliklerin tadını seve seve çıkarıyorlar.Ve bu konuyla ilgili şunu anladım, kendine bakan kadınlar, ruhuna büyüleyici ışıkları yakarlar…
6. Geçinmeye Gönülleri Var – Samimi İlişkiler Kuruyorlar
Bak, kimse mükemmel değil. Ama bu insanlar şunu biliyor:
Tartışmak kötü değildir, konuşmamak kötüdür. O yüzden sorunlarını halının altına süpürmüyorlar. “İletişim” kelimesini sadece TED konuşmalarında duymamışlar ve gönüllü olarak geçinmeye çaba gösteriyorlar. Kısacası küsmek yerine çözüm arıyorlar
Çünkü biliyorlar ki, en sağlam ilişki çatışmasız değil; samimi olandır.
SON SÖZ:
Eğer sen de “Ben artık parlamak istiyorum” diyorsan;
önce hayatını temizle, sonra ruhuna yatırım yap.
Bu alışkanlıkların birkaçı sende varsa... belki de artık sen de ışık saçıyorsundur.
Sevgili dostum; ışığın daim olsun….