Yaptığı açıklamada Eylül ayının yaklaşmasıyla birlikte velilerin okul alışverişine başladığını, ancak kantinci esnafı için bu dönemin bir kâbusa dönüştüğünü ifade eden Ayhan Tepe Sosyal medyada ve basında sıkça yer alan “Çocuklar soyuluyor”, “Tost fiyatı altın fiyatını geçti” gibi başlıkların gerçeği yansıttığını, bu durumun sorumlusunun kantinciler olmadığını vurguladı.
“DEPREM BÖLGESİNDE 5.500 TL’LİK KİRA,
100.000 TL’YE ÇIKARTILMAK İSTENİYOR”
Deprem bölgelerinde kantin kira bedellerine yapılan orantısız zamları örnek gösteren Tepe, Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde 5.500 TL olan kantin kirasının 100.000 TL’ye çıkarılmak istendiğini söyledi.
Tepe, bu artış oranını “hesap makinesinin bile utanacağı” bir durum olarak niteleyerek “Enflasyon var, eyvallah. Makul bir artış olur, ona da eyvallah. Ama bu nedir kardeşim? Deprem bölgesinde refah seviyesi %1500 arttı da bizim mi haberimiz yok?” diye konuştu.
“FAHİŞ KİRALAR, DOĞRUDAN
TOST FİYATINA YANSIYACAK”
Okul kantinlerinin amacının öğrencilere sağlıklı ve uygun fiyatlı yiyecek sunmak olduğunu hatırlatan Tepe, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Okul-Aile Birliği Yönetmeliği’ni işaret ederek “Yönetmelik açıkça der ki: Kamu menfaati, en yüksek kirayı almakta değil; öğrencinin ekonomik ve sağlıklı beslenmesini sağlamaktadır. Bu gelirlerin ise öncelikle dezavantajlı durumdaki öğrenciler için kullanılması gerekir. Bazı idareciler bu temel prensibi unutarak kantinleri “rant kapısı”na çevirdi. Yüksek kira bedelleri doğrudan ürün fiyatlarına yansıyacak, bu duruma sessiz kalınması halinde bir tostun fiyatı 400 TL’ye çıkması kimseyi şaşırtmaması gerekir. Bu kira politikası çocukların tostuna, simidine, dönerine yansır. Bu soyguna sessiz kalanlar, çocukların geleceğini karartır” şeklinde konuştu.
TÜRKAP BAŞKANI TEPE’DEN YETKİLİLERE ÇAĞRI:
“BU GELECEĞİMİZİ KORUMA MESELESİDİR”
TÜRKAP Başkanı Tepe, Hatay Valisi ve Kırıkhan Kaymakamı başta olmak üzere tüm yetkililere çağrıda bulunarak, bu uygulamaların durdurulmasını istedi ve şunları ekledi: “Bu kantinciyi koruma meselesi değil; geleceğimizi koruma meselesidir. Bugün bu soyguna sessiz kalmak, yarın çocuklarımızın hem ekmeğini hem de geleceğini çalanlara kapı aralamak demektir.”





