En Çok Madalya Alan Sporcular Keçiören’den Çıkıyor En Çok Madalya Alan Sporcular Keçiören’den Çıkıyor
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, CNN Türk Gece Görüşü programında Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat ve gazeteci Zafer Şahinʹin sorularını yanıtladı.İşte Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalınʹın açıklamalarından satır başları:Tahıl Koridoru anlaşması İstanbulʹda bir üçlü anlaşma şeklinde yapıldı. O zaman ʹSavaşın ortasında yapılır mı?ʹ soruları soruldu bize. Bu bir zaruriyet idi. Kaçınılmaz bir durumdu. İlk anlaşmadan önce tahıl fiyatları küresel şekilde artmaya başlamıştı. Cumartesi günü Ruslar bu anlaşmadan çekildiklerini açıkladılar. Bize de bildirdiler. Ruslarla hemen konuştuk, kendi aramızda konuştuk. Dünya bizi arıyor. ʹAman konuşun, durmasınʹ diyorlar. Cumartesiden çarşambaya, dünya gıda fiyatları yüzde 4.5 arttı. Bunun üzerine Cumhurbaşkanımız talimatları verdi. Evvelsi gün cumhurbaşkanımız Putinʹle görüştü. Sayın Putin ʹtahıl koridoru başka bir amaçla kullanılması yasakʹ dedi. Ukrayna tarafı onlara göre ihlal ettiler. Gemiye saldırıyı tespit ettikleri ve tahıl koridoru ile geldiklerini söyledi.ˮCUMHURBAŞKANIMIZIN LİDER DİPLOMASİSİ NETİCE VERDİˮSayın Putin uzun uzun anlattı. Cumhurbaşkanımız bunu anlayışla karşıladıklarını ifade etti. İnsani olduğunu telkinlerini görüşlerini iletti. Sayın Putin hızlı refleks verdi. Kısa sürede netice verdi. Putin ʹGarantiyi alırsak, biz operasyonu başlatırızʹ dediler. Garantinin bir ayağı bu. Biz bunu 2 aydır Avrupa ve ABDʹli mevkidaşlarıma söyledim. Sevkiyatın devam etmek istiyorsanız, yaptırımları kaldırmanız lazım diye. 10.5 milyon tona yakın tahıl uluslararası piyasaya ulaştı. Başka Afrika ülkeleri de var, daha fakir. Putin ʹGerekirse Afrika ülkelerine ücretsiz olarak veririzʹ dedi. Bu sadece siyasi manevra olarak görülmemeli. Asıl mesele neydi, fakir ülkelere ulaştırılması. Cumhurbaşkanımızın yürüttüğü lider diplomasisi netice verdi. Sayın Putinʹle görüşmeden bir gün sonra 16.30ʹda Putin ile görüştü. Şoygu, savunma bakanımıza ʹPutinʹden talimat aldık, Ukrayna tarafından garanti alınırsa süreç başlasınʹ dedi. Ukrayna tarafının yapıcı tutumu da çok önemli. Batılı ülkeler diyor ki, Türkiye Batıʹdan uzaklaşıyor, Rusyaʹya karşı ambargo uygulasın. Herkes Rusyaʹyla köprüleri atarsa Ruslarla kim konuşacak. Bunu yapabilen tek lider Cumhurbaşkanımız. Tahıl sevkiyatı anlaşmasına destek verirken, ʹBravo iyi yaptınızʹ demekle yetinmeyin. Gelin, çatışmasızlık ortamını konuşalım. Şu anda savaş çığlıkları, barış çağrılarının üzerine çıkmış durumda.ˮNÜKLEER SAVAŞ RİSKİ SÖZ KONUSUˮSavaş sadece Rusya ve Ukrayna topraklarında yaşanmıyor. Yaklaşık 1 aydır nükleer savaş riski telaffuz edilmeye başladı. Kış şartları buralara hakim olduğunda oyun değiştirici bir dinamiğin devreye girmesi düşük görünüyor. Nükleer savaş riski söz konusu. Nükleer başlıklar iki ülkenin elinde duruyor. Soğuk savaş sona erdiğinde tek kutuplu dünyaya geçiş yaptık. Başta bir süper güç, altında iki üç büyük güç. Onların altında orta ölçekli ülkelerin olduğu bir piramit. Bu piramit arıza vermeye başladı. Bu tehlikenin boyutuna işaret eden bir görsel. Cumhurbaşkanımız, Putin ve Zelenski ve diğer liderler ile görüşmelerinde ʹNükleer silah kullanımına karşı dikkatli olalımʹ diyor. Bu savaş uzadıkça yayıldıkça bu risk hep önümüze gelecek. Türkiyeʹnin yapmaya çalıştığı savaşın sona ermesi için yeni adımlar içerisindeyiz. Sadece tahıl sevkiyatından ibaret değil.ˮCUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, BIDEN İLE GÖRÜŞECEKˮGereken bir döneme yayılacak ateşkes ve nihai anlaşma sürecinin hayata geçirilmesi. Çatışmasızlık süreci hayata geçirilmeli. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biden ile görüşme yapacak. Birçok şahin bir kanat var. ʹRusyaʹyı ne olursa olsun yenelimʹ diyen grup ülkeler var. Bir grup ʹBu iş çığrından çıkıyorʹ diyor. Bir grup ülke de baştan beri istekli olmayan bir ekip var. Bizim bir şekilde tarafları masaya getirmemiz gerekiyor diyen bir tavır var. Biz ilhakı tanımadığımızı ifade ettik. Pozisyonumuz net. Çözümün bu ilkeler temelinde çözülmesi gerektiğini söylüyoruz.Sayın Putinʹin teklifi stratejik bir teklif. Bu savaş bir şekilde sona erecek. Türkiye enerji altyapısına yaptığı yatırımlarla bunun altyapısını hazırladı. Muhtemel bir gaz rezervi çıkması halinde Türkiye üzerinden Avrupa pazarına ulaştırılması ihtimali var. Doğu Akdenizʹde gaz rezervi bulunursa, İsrail, Lübnan gaz çıkarıp ulaştırmak isterse Türkiye üzerinden yürüyecek. Bizim enerji altyapımız bu kapasiteyi taşımaya müsait. Putinʹin teklifi yeni bir karttan ibaret değil. Orta uzun vadede yeni bir enerji haritası oluşacak bunu görüyor.  En büyük pazar Avrupa. Avrupa, ʹTürkiye üzerinden Rus gazı almayızʹ derse alternatif üretmek gerekecek. Savaş sonrası ele alınacak bir alternatif olarak değerlendirmek gerek. Ciddi maliyeti var. Bizim Tanap projesinden önce Nabucco vardı. Bütçe oluşturulamadığı için bu proje çöktü. Nabuccoʹyu yapamayan Avrupa bu süreci nasıl nasıl yapacak? Savaş sonrası normalleşme sonrası Avrupa ile Rusyaʹnın normal bir ilişkiye ilerleyeceği kanaatindeyim. Savaş çıktığında Montröʹyü şu kurallar çerçevesinde uygulayacağız dedik. O karar neticesinde Karadenizʹi savaşın dışında tuttuk. Coğrafya, siz onu stratejik değere dönüştürdüğünüzde sonuç gösteriyor. Türkiye ile masaya oturursak, Türkler gereğini yapar sonuçlarını görüyoruz. Rusyaʹnın elinden savaş esirleri aldık, 5 tanesi Türkiyeʹye geldi. Arkasında nasıl bir çabanın yattığını bilseniz gurur duyarsınız. Rusların 1 numaralı terörist dediği kişileri Türkiye aldı. Coğrafya önemli ama nasıl konumlandığınız önemli.YUNANİSTANʹLA İLİŞKİLERBu tanımları belirleten Türkiyeʹnin kendi ulusal çıkarlarıdır. Karşılıklı saygı temelinde güçlendiğinde bu tanımların içi dolar. Bugün ABD tarafından ihlal edilmiyor demek mümkün değil. FETÖʹye destek olmaları, Yunanistanʹdaki üslerin artırılması gibi politikalara devam ettiklerini görülüyor. Yanlış stratejide ilerlediklerini ifade ediyoruz. Kendileri de bir noktadan sonra görüyorlar. Ama biz kendimizi esas alarak söylemimizi geliştiriyoruz. Cumhurbaşkanımız ˮkendi eksenini inşa ediyorˮ dedi. Önemli olan bunu diğer paydaş ülkelerle onlarında stratejik hale getirdiğinde sizin ekseniniz güç kazanır. Eastmed diye bir proje ortaya attılar. ʹYeni bir harita çizelim, Türkiye bunun dışında olsunʹ dediler. Biz bu oyunu gördük. Bu projeden çekilen ilk ABD oldu. Biz Yunanistanʹla ille de bir gerilim içerisinde değiliz.ABDʹNİN YUNANİSTANʹDAKİ ASKERİ ÜSLERİABD bunun Türkiyeʹye karşı olmadığını, NATOʹnun doğu kanadını Rusyaʹya karşı güçlendirmek için üslerin artırıldığını söylüyorlar. Ama Yunanistanʹın bunu söyleme şekli farklı. Eğer sizin niyetiniz buysa, Yunanlıların bu oyununa gelmeyin. Birebir konuştuğumuzda böyle bir şey yok diyorlar ama çıkın açıkça söyleyin dediğimizde sesleri bir ton düşüyor. Bizim elimizde dış politikayla o kadar büyük başarımız var ki. Yunanistan tarafıyla bir işimiz yok. Buradaki en önemli konu. Bizim gayri askeri statüde yerleri silahlandırılmasıdır. 23-ve 49 anlaşmalarının ihlalleridir. Burada Yunanistanʹın hiçbir meşru hakkının olmadığı ortadadır. Biz buna gerekli cevapları hukuk zemininde ve başka ortamlarda vermeye hazırız. Böyle bir şeye biz asla müdahale etmeyiz. Bizim Yunanistanʹla hep inişli çıkışlı oldu. Biz buna sadece Egeʹde değil, Doğu Akdenizʹde yaptığımız hamleler, Libya ile yaptığımız anlaşmayla üzerimize kurdukları baskıyı yerle bir ettik. Burada adalardan Türkiyeʹye yönelik bir tehdidin oluşmasına asla müsaade etmeyiz. Bunu ABD de Yunanistan da çok iyi biliyor.ˮYUNANİSTAN BİZİ TEHDİT EDEMEZ, BÖYLE BİR GÜÇLERİ YOKˮZaman zaman Yunan mevkidaşlarımız bunlardan şikayet ediyorlar. Kendi ülkelerindeki söylemlerden rahatsız oluyorlar. Bu bizim politikamız değil diye. Bizi o kavganın içine çekmeye çalışıyorlar. Kendilerini düşürdükleri konuma bakın. Ne kadar yersiz bir mukayese. Yunan hükümeti zaman zaman Batıʹda oluşan Türkiye karşıtı dalganın üzerinde yükselmeye çalışıyor. Yunanistan Türkiyeʹyi tehdit edemez. Böyle bir gücü yoktur. Başka güçleri arkasına almaya çalışırsa bundan bir sonuç alamaz. Buradan Yunanistanʹın netice alması mümkün değil. Bizim Egeʹde çatışma, savaşma gibi bir niyetimiz yok. Burada Yunanlı siyasetçilerin tabloyu doğru okuması lazım. Zaten yeteri kadar ortak tehditlerimiz, sorunlarımız var. Bunları çözmek için daha makul yaklaşımlarla sorunların üzerinden geliriz.ABD İLE F-16 SÜRECİŞu anda süreç iyi gidiyor. Buna kongrenin onay vermesi gerekiyor. Biden yönetimi o konuda samimi niyet içerisindeler. Bir an önce geçmesini istiyorum diye ilettiler. Ama bunun kongreden geçmesi lazım. Bizim için kabul edilemez yazılımlar metinden çıktı. Süreç tamamlanmış değil. Kasımʹda seçim var. Yeni yapılanmadan sonra Komisyon ve Meclis Başkanları da değişecek. Daha iyi bir yere doğru gidiyoruz. Aralık ortası, başı gibi bu sürecin tamamlanması yüksek görünüyor. Bu olduktan sonra F-16 modernizasyonu ve yeni F-16 alımı iyi olur.ABD İLE YPG-PYD GERİLİMİBir defa bizim YPG konusunda taviz vermemiz söz konusu değil. YPG, PKKʹnın Suriye koludur. Böyle muamele görmelidir. YPG ayrı bir kuruluş olsun dediler. Gelip bunu bize ilk açıkladıklarında, ˮBu dediğin ontolojik olarak imkansızdırˮ dedim. Böyle bir şey söz konusu değil. Eğer bunu naif olarak söylüyorsan bunu hiç gündeme almayalım dedim. Biz burada 2019 yılında hem ABD ile hem de Rusya ile bir anlaşma imzaladık. Fıratʹın doğusunda ve o bölgede 30 kmʹlik bir koridor oluşturulması konusunda mutabık kaldık. Bütün bu unsurları aşağı çekerseniz biz burayı tampon bölge belirleriz dedik. Ama buna rağmen 500 küsür o bölgeden saldırı oldu. Çoğu Suriyeli sivil olmak üzere insan hayatını kaybetti. Nereden, ne zaman geleceğini bilememe duygusunu o teröristin aklına, kalbine sokmak. Bu kararlılığı göstermezseniz bu 30 kmʹlik koridorun terör koridoruna dönüşmesi içten bile değil. Burada ABDʹliler PYDʹye desteklerini 2 gerekçeye dayandırır hale geldiler. İlki DEAŞʹa karşı mücadele olarak söylediler. Obama döneminde Kobani kuşatıldığı zaman muazzam bir kurgu yaptılar. Kobani düştü diye yayın yaptılar. Dünyanın duymadığı kasabayı duyurdular. Bu açıkçası bir kurguydu.ˮABDʹNİN AMACI RUSYA VE İRANʹA KARŞI GÜÇ OLUŞTURMAKˮABD Başkanı Obama sabahın 5ʹinde acil kodlu görüşme talep etti. Cumhurbaşkanımız telefonda görüştüğünde Obama, ˮKobani düşecek, asker sevkiyatı yapacağızˮ dedi. Sayın Erdoğan da ˮBu hatayı yapmayınˮ dedi. ABDʹnin şimdiki amacı Rusya ve İranʹa karşı güç oluşturmak. Bizim Şam Rejimiyle istihbarat düzeyde, taktik düzeyde görüşmeler oluyor. Bunun içeriği ve sonucu önemli. Biz de 4 milyon Suriyeli korktuğu için dönmüyor. 500 bine yakın Suriyeli yaptığımız briket evlere döndü. Suriye tarafında bir ortam oluşturmadan bu Suriyelileri nasıl göndereceksiniz? İşin özü ortada insani bir durum var. Bu insanlar savaştan, katliamlardan kaçarak geldiler. Bu yönde bir iyileşme olursa görüşmeye farklı alanlarda da devam eder. Sınırımıza DEAŞ, PYD saldırıları minimum durumda. Sınır güvenliğimiz bugün daha iyi durumda. Bizim öncelikli kaygımız sınır güvenliğimizi maksimum düzeyde korumak.İSVEÇ-FİNLANDİYA NATO ÜYELİK SÜRECİGeçen Madridʹdeki NATO Zirvesiʹnde biliyorsunuz ki 3ʹlü mutabakat imzaladık. İsveç bu konuda hızlı adım attı. İsveçʹte şöyle bir süreç yaşandı. Terörle mücadele yasası geçirdiler. 1 Ocakʹta yürürlüğe girecek. Bu sorun onlarla ilgili. Bizi bağlamaz. Üzerimizde bir zaman baskısı, grup, ittifak baskısı oluşturmuyor. Yarın NATO Genel Sekreteri İstanbulʹa geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşecek. Bunu bildiği için İsveç ve Finlandiya tarafına aynı mesajları vermeye devam ediyor. Eş zamanlı olarak ilerleyen bir süreç var. Kurduğumuz daimi komite içerisinde biz Helsinkiʹye gittik. Oradaki ilk toplantımızı yaptık. İsveç Başbakanı ilk ziyaretini Türkiyeʹye yapacak. Türkiyeʹye gelip Sayın Cumhurbaşkanımız ile görüşecek. İsveçʹteki PKK yapılanması İsveçʹteki kampın önceliğini yapıyor. Ne kadar özgürlükçü bir ülkeyiz deseniz de milli güvenliğiniz için kararlar almalısınız.