Uyuz hastalığı hakkında bilgilendirmede bulunan İskenderun Palmiye Hastanesi Uzm. Dr. Mine Kaya, “Uyuz hastalığı; Sarcoptes scabiei adı verilen akarların sebep olduğu yaygın görülen bir hastalıktır. Gözle görülmesi mümkün olmayan bu akarlar, cildin dokusuna yerleşip, kişilerde yoğun kaşıntı yaşamasına ve döküntülerin oluşmasına yol açar. Bu hastalık, uyuz hastalığına sahip kişiyle doğrudan temas edenlere bulaşabilmektedir” dedi.

Her 10 Hamileliğin 1’i Riskli Her 10 Hamileliğin 1’i Riskli

HASTALIĞIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Uyuzun en önemli belirtisinin şiddetli gece kaşıntısı olduğunu belirten Uzm. Dr. Mine Kaya, “Uyuz hastalığı taşıyan kişide kaşıntı, kişiyi uykudan uyandırabilecek şiddette görülebilmektedir. Kaşıntı özellikle; el parmağı aralarında, el bileğinin iç yüzünde, bileklerde, koltuk altlarında, dirseklerde ve kasıklarda görülmekle beraber, tüm vücutta da görülebilmektedir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında bir an önce hekime başvurmak önemlidir” açıklamasında bulundu.

UYUZ HASTALIĞININ TEDAVİSİ NEDİR?

Uyuzun, tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Kaya, “Uyuz hastası olanla beraber, hasta ile doğrudan teması olanların da tedavi edilmesi gerekmektedir. Hasta ve aynı yaşam ortamını paylaşan kişiler eş zamanlı olarak yani aynı anda tedavi olmalıdır. Tedavide kullanılan ilaçlar hekimin önerdiği şekilde, dozda ve sürede kullanılmalıdır” şeklinde konuştu.

BU HASTALIKTAN NASIL KORUNABİLİRİZ?

Hastalığın önlenmesi ve kontrolü için uyuz olan kişi ile birlikte yaşayan kişilerin de aynı zamanda tedaviye alınmasının önemine dikkat çeken Uzm. Dr. Mine Kaya, “uyuz hastalığı geçiren kişiyle beraber, aile bireylerinin kaşıntısının olup olmamasına bakılmaksızın mutlaka birlikte tedavi olması gerekir. Aynı anda tedavi uygulanmadığında, hastalık kişiden kişiye bulaşmaya devam edecektir. Uyuz hastası ve evde beraber yaşadığı kişiler tarafından kullanılan giysiler, çarşaflar ve havlular en yüksek derecede yıkanmalı ve en yüksek derecede ütülenmelidir. Yıkanamayacak eşyaların ağzı bağlı olan bir poşet içerisinde en az beş gün saklanması gerekir” dedi.

Editör: TE Bilisim