Uzm. Dr. Atilla Kara, ‘Dünya ALS Günü’ dolayısıyla, 40 ile 60 yaş arasında daha sık görülen ALS hastalığı hakkında bilgiler vererek önemli konulara işaret etti.

“ERKEN TEŞHİS HASTANIN

YAŞAM KALİTESİNİ ARTTIRIYOR”

Motor nöron hastalığı olarak bilinen Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS), beyin ve omurilikteki motor sinir nöronlarının zarar görmesi sonucunda ortaya çıkan, ilerleyici bir hastalık olduğunu belirten Kara “Kadınlara daha sık görülen ALS Hastalığının nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, düşük oranda genetik faktörlerde rol oynamaktadır. ALS’nin kesin bir tedavisi yok, sadece Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’nin onay verdiği bir ilaç bulunmaktadır. İlacın, hastalığı yavaşlatıcı ve ömür süresi üzerine de pozitif etki gösterdiği bilinmektedir. Hastalığın erken teşhisi ve tedaviye erken başlanması; hem hastanın yaşam kalitesini arttırmakta, hem de ömür süresini uzatmaktadır” diye konuştu.  

“EN ÖNEMLİ BELİRTİ KAS GÜÇSÜZLÜĞÜ”

ALS hastalığının en önemli belirtilerinin; kas güçsüzlüğü, kas erimesi ve seğirmeler olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Atilla Kara, “Kas güçsüzlüğü, kol veya bacaklarda güçsüzlük, yürüyüş bozukluğu, konuşma bozukluğu ALS hastalarında görülen en temel belirtilerdir. Bu belirtilerin yanı sıra hastada yutma güçlüğünün yanında, aynı zamanda solunum sıkıntıları da gelişebilir. Fakat bu hastalığın en yaygın bulguları, kas güçsüzlüğü ve seğirmelerdir. Seğirmeler, sadece ALS belirtisi değildir. Fakat seğirmelerin, kastaki erimeler ve güçsüzlükle birlikte görülmesi bu hastalığın belirtisidir. Eğer, vücutta yaygın bir seğirme varsa, nörolojik muayeneden geçmekte yarar vardır” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim