Diyetisyen Celile Yılmaz, Pandeminin insan hayatına girmesi ile birlikte uzunca bir süre evlere kapanıldığını ve bu süreç içerisinde zararlı beslenme alışkanlıkları edinildiğini söyledi.
Ülke genelinde birçok yerinde yasakların kalkmasıyla birlikte toplumun büyük bir kısmında bu dönemde yapılan hatalara yönelik telafi etme çabaları başladığını vurgulayan Diyetisyen Celile Yılmaz “Sağlıklı beslenme ilkeleriyle birlikte vücudunuza ek olarak yapacağınız hareket desteği bu süreçte size epey yardımcı olacaktır. Fakat bu başlangıçta kontrolü elden bırakmamak önemli, yapılan kaçamaklar sağlıklı beslenme sürecinin sekteye uğramasına sebebiyet veriyor” diye konuştu.
Bireylerin kaçamaklarının ardından denge olayını bozduklarını ve bir daha toparlayamayacaklarını düşünerek diyet sürecine son verdiklerine işaret eden Diyetisyen Celile Yılmaz “Tam da bu konu üzerine, istikrarla başlayıp ardından kontrolü elden bırakmamak için basit önerilerde bulunmak istiyorum.
1. KENDİNİZİ AÇ BIRAKMAYIN.
Çok yedim diye aç kalma hatasına düşmeyin. Ne kadar az yerseniz, öğün atlayıp aç kalırsanız metabolizmanız o kadar yavaşlayacaktır. Düzenli aralıklarla beslenmek metabolizmanızı canlandırmak için önemli, 3-3.5 saat aralıklarla öğün tüketmeye özen gösterin.
2. SU TÜKETİMİNİZE DAHA ÇOK ÖNEM VERİN.
Vücuttaki Ödemi atabilmenin en iyi yolunun bu olduğunu unutmayın ve günlük en az 2-2.5 litre su tüketmeye özen gösterin. Suyu sade olarak tüketemiyorsanız tarçın, nane, limon gibi aromalandırma yöntemleri kullanabilirsiniz.
3. FİZİKSEL AKTİVİTENİZİ ARTTIRIN.
Hareketsiz yaşam metabolizmayı yavaşlatır. 45-50 dakikalık açık hava yürüyüşü hem sizi hem de metabolizmanızı kendine getirecektir. 4. Ödem ve şişkinlikten şikâyetçiyseniz bitki çaylarından mutlaka destek alın. Yeşil çay, beyaz çay gibi çaylar vücuttan ödemin atılmasını kolaylaştırır. Gün içerisinde 1 -2 fincan bu çayları tüketebilirsiniz.
5. Karbonhidrat alımına kısıtlama getirin ve doğru karbonhidrat kaynaklarından yararlandığınızdan emin olun. Rafine şekerli ve paketli ürünlerden uzak durun, sağlıklı karbonhidratlara yönelin. Kurubaklagil, sebze ve meyve gibi lif oranı yüksek karbonhidrat kaynaklarının tüketimine daha çok yer verin.”
