Milletvekili Suzan Şahin, 133 bin dönümlük alanın 8 bin dönümünün 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile koruma alanı dışına çıkarılması kararını eleştirerek, rant uğruna AK Parti insan, doğa ve yaban hayvanlarını hedef aldığını söyledi.

Şahin, Uzmanlara göre nesli tükenme tehlikesinde olan Hatay dağ ceylanlarının, 2008 yılında yapılan çalışmalar sonucunda Türkiye Memeli Listesi’nde belgelenmesiyle birlikte varlığı tespit edilerek koruma altına alınan memeliler sınıfında, boynuzgiller familyasında gazella cinsinden bir tür olarak kayıtlara geçtiğini hatırlatarak şunları söyledi:

“ Küresel popülasyonlarının toplamda 3 bin civarında olduğu dağ ceylanların popülasyonu azalma eğiliminde. Türkiye’de varlığının tespit edildiği 2008 yılından bu yana koruma çalışmaları da başlatılan Hatay dağ ceylanları için 2013 yılında 13 hektarlık bir alanda Dağ Ceylanı Üretim İstasyonu kurulmuştur. Yine Hatay-Kırıkhan’da 25 Aralık 2019 tarihinde 13.288 hektarlık alan tür için “Hatay Dağ Ceylanı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası” ilan edilmiş, 2009 yılında yapılan ilk sayımlarda 150 civarında olduğu değerlendirilen Gazella gazella türü Hatay dağ ceylanlarının sayıları, 2012 yılında 235, 2018 yılı sonunda 750 ve günümüzde de 900 civarına ulaştığı kayda alınmıştır.

 Hatay Kırıkhan ilçesinde bulunan ve bölge halkı tarafından kutsal olarak kabul edilen Hatay dağ ceylanlarının varlığındaki artışın bölge eko turizmi açısından önemine de vurgu yapılmaktadır. Ancak kutsal olarak kabul edilen ve nesli tehlike altında bir tür olarak kabul edilen Hatay dağ ceylanlarının yaşam alanı olan Hatay Kırıkhan’da 133 bin dönümlük Hatay Dağ Ceylanı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nın 8 bin dönümü 5 Haziran Dünya Çevre Gününden Resmi Gazetede yayımlanan 4706 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile koruma alanı dışına çıkartılmıştır.

 Bu karar dağ ceylanlarının dünyada bireyi artan tek popülasyonu olan türünün nüfusunu tehlikeye sokmakta, koruma çalışmaları yapılırken yürütülen bilimsel çalışmalar yok sayılarak, bir gecede alanın daraltılması bölge halkını ve uzmanları endişelendirmektedir.’’

RANT UĞRUNA YAŞAM ALANLARI YOK EDİLİYOR

Cumhurbaşkanlığı kararı ile bölgede şu anda faaliyet gösteren taş ocağının kullanımı için söz konusu alanın yaban hayatı geliştirme sahasının dışında bırakıldığını iddia eden ve yapılan araştırmalarda bu alanda dinamit patlatılarak taş çıkarılmaya devam edilmesinin nesli tehlike altında olan dağ ceylanlarını yok olma tehdidi ile karşı karşıya bırakacağını söyleyen CHP’li Milletvekili Suzan Şahin, ‘‘Daha önce bölgede meydana gelen patlamalarda sahada ölmüş ceylanların görüldüğü, bölgenin sadece dağ ceylanları için değil, Hatay doğası için de önemli olduğuna yapılan çalışmalarda dikkat çekilmektedir. Ayrıca çizgili sırtlan, uzun kulaklı çöl kirpisi, kayalık gerbili, saz kedisi, kuyruksüren, oklu kirpi ve buna benzer bin 141 tür canlı çeşide ev sahipliği yapan alanın yok olma tehdidi ile karşı karşıya kalacağı ifade edilmektedir. Taş ocağı ve madencilik uğruna ormanları, doğası talan edilen Hatay’da şimdi de yaban hayat hedef alınıyor. AKP rant uğruna insana, doğaya, nesli tükenmek üzere olan yaban hayvanlarına, herkese savaş açmış durumda. Bu aç gözlülükle AKP güzel ülkemiz için en büyük tehlike olmaya başlamıştır.’’

 

CHP’li Şahin’in meclis başkanlığına sunduğu önergesinde Çevre ve Şehircilik Bakanından cevap istediği sorular ise şöyle;

 

Hatay Kırıkhan ilçesinde bulunan Hatay Dağ Ceylanı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası 4706 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile hangi gerekçe ve nedenle yapılmıştır? Taşocağı için çıkarıldığı iddiaları doğru mudur?

Yaban Hayatı Geliştirme Sahası üzerinde alınan bu daraltma kararının devamı gelecek midir?

Daha önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile koruma altına alan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası için alınan bu karar dağ ceylanları ve diğer yabani türler için bir tehdit oluşturmuyor mu?

Daraltılma kararı alınırken uzmanlardan görüş alınmış mıdır?

Yaban Hayatını Geliştirme Sahası olarak ilan edilen söz konusu alanın nesli tükenme tehdidi altında olan dağ ceylanlarının ve diğer yabani canlı türlere ev sahipliği yaptığı olduğu gerçeği bilinmekte midir? Bu durum dağ ceylanları koruma çalışmalarını olumsuz olarak etkilemeyecek midir?

Koruma kararı alınırken dayanak olan bilimsel veriler, koruma alanı dışına çıkarılırken neden dikkate alınmamıştır?

 

 

 

Editör: TE Bilisim