Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, görevlerinin Enflasyona endeksli olmadığını, Türkiye’de dengelerin fiyat istikrarının gerçekleştirilmesi, sürdürülebilir büyüme ve istihdam artışıyla sağlanabileceğini söyledi.İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası ile Dünya Gazetesiʹnin organizasyonu ile Belediye Meclis Salonunda Süreyya Serdengeçti, ˮPara Politikalarıˮ konulu konferans verdi. Serdengeçti, Artık geçmişteki kronik enflasyonda geride kaldığını, Büyüme ve kamu borçları yönetiminde eski belirsizliklerin olmadığını ifade eden “2001 yılından bugüne kadar 4 yıllık gelişmelerde, geçmişteki görüntüden uzaklaşılmıştır.Her şey halledilmiş gibi görülüyor Zira henüz sürdürülebilir büyümeye, fiyat istikrarına ulaşamadık. Bu konuda rehavete düşmemiz felaketimiz olurˮ dedi. Türk lirasının değerde kazanıp, değerde kaybedebileceğinin altını çizen Serdengeçti, Kur farkından doğan risklere dikkat çekerek “Risk yönetimini öğreneceğiz. Bilançomuzda döviz cinsinden varlıklarımızı ve döviz cinsinden yükümlülüklerimizi eşitleyeceğiz. Bunu dengede tutmadığımız taktirde risk vardır. Türkiye’de hepsi değil bir kısım ihracatçı Türk lirası kredi kullanıyor.bu arkadaş risk almış Buna karşılık Sanayici ucuz olduğu için bankada döviz kredisi kullanmış kusura bakmasın bu arkadaşta risk almıştır. Yapılan davranışın hiçbir garantisi yoktur. Riskin sonuclarına katlanmak zorundadır. Bununda yolu vadeli işlemlerdir. Vadeli işlemler borsası açılmıştır. Bunun değerlendirilmesi gerekir.”şeklinde konuştu. Ulaşılması gereken hedefin bilmediğimiz bir kavram olan bu ülkede sürdürülebilir büyüme olduğunun altını çizen Serdengeçti, “ Kaba tabirle sürdürülebilir büyüme fiyat istikrarının bozulmadığı dengelerle tutarlı olduğu potansiyel büyüme seviyesine yakın ve sürekli olması durumuna işaret eder. Bu ülkede ciddi sorunlar vardır. İstihdam ortamı, erken iş bulup erken iş kaybetme yaşanmaktadır. Zor iş bulma kaybetmeme ortamı Türkiye’de son otuz yılda görülmemektedir. Yapısal reformlarla bu sorunlar aşılabilir. Özellikle bankacılık ve vergi reformlarının bu ülkede sürdürülebilir büyümeyi sağlayacak unsurlardır. Kayıt dışı ekonominin üstüne ciddi bir şekilde gitmek gerekiyor. Kayıt dışı ekonomiyi ölçmek zordur. Türkiye’de kayıt dışı ekonominin büyüklüğünün milli gelirin % 16-50 arasında olduğu tahmin edilmektedir.% 16 dahi olsa bu ciddi bir meseledir.”dedi.Serdengeçti, konuşmasındaekonomideki makro dengelerin sağlandığını ve enflasyonun düşüş seyrinin devam ettiğinivurgulayarak, ˮDünyadaki tüm hükümetlerin ekonomik politikaları büyüme ve istihdam artışı sağlama hedefini güder. Bunun için fiyat istikrarını sağlamak, enflasyonu kaale alınmayacak seviyeye düşürmek gerekir. Merkez Bankaları bu görevi üstlenirˮ şeklinde konuştu.İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Halil Şahin Merkez Bankası’nın dalgalı kurda enflasyon la mücadeleyi amaçlayan para politikalarının makro ekonomi dengelerini olumlu yönde etkilediğini blirterek,”2004 yılında Doların ciddi değer kaybetmesiyle reel sektörde sızlanmalar olsa bile karlarının bir kısmından fedakarlık ederek üretme ve ihracat yapmaya devam etmişlerdir. Bu gelişmeler kuşkusuz ekonomimizin önemli sorunlarını aştığını göstermektedir. Ancak daha bir çok sorunlarının da olduğunu göz ardı etmemek gerektiği kanısındayım. 35 milyar Dolar dış ticaret açığı 16,5 milyar dolar cari işlemler açığı artan borç stokları işsizlik , gelir dağılımındaki bozukluk gibi ekonomimizinönemli sorunları bulunmaktadır. Kısacası daha çok yol kat etmemiz gerekmektedir.”dedi.
Editör: TE Bilisim