Antakya Ticaret ve sanayi Odası tarafındanTürkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) Demokratik Değişim Grubu, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu ve Bahçeşehir Üniversitesinin işbirliği ile Antakyaʹda Avrupa yolunda il il Türkiye isimli konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak İsveç Başkonsolosu İngmar Karlsson, Galatasaray Lisesinden Doç. Dr. Beril Dedeoğlu, İstanbul barosundan Avukat Cem Sofuoğlu katıldı. Avrupa birliğine üyeliğin ekonomi, eğitim, tarım, demokrasi ve uyum yasaları gibi ana başlıklarda Türkiyeʹde yaratması beklenen değişikliklerin örneklerle anlatıldığı konferansın davetlileri arasındaHatay Valisi Abdulkadir Sarı, Hatay Barosu Başkanı Nazım Kırık, Ticaret ve Sanayi Odası ile meclis yöneticileri, Esnaf ve sanatkarlar odaları birlik başkanı Mustafa Kemal Bulut, yer aldı. Konferansın açılış konuşmasınıticaret ve sanayi odası yönetimi adına Yılmaz Kirkizoğlu yaptı. İstanbul Barosu avukatlarından Cem Sofuoğlu Türkiye’ninçok fırsat kaçırdığını belirtenkonuşmada 1,5 yıldır bu programı yürüttüklerini ve özellikle ihmal edilen küçük Anadolu şehirlerini tercih ettiklerini açıkladı.Sofuoğlu, Hatay uğradıklarız 10. il olduğunu belirterek , “Hatay da çok şaşırdık. Burada olmaktan mutluyuz. Türkiye geçtiğimiz günlerde nihai senedi imzalarken hukuken geri dönülmez bir yola girdi. Bu imzalanan senet AB yolunda hukuken bağlayıcıdır. Türkiye uygarlık yolunda ilerlemeye devam edecek. AB konusu çok sık gündeme geliyor. Hayatımızın her alanına inecek. Bundan sonra daha sık duyacağız. Avrupa Birliği iki büyük savaştan sonra daha büyük savaşlar olmasın diye kuruldu. Gümrük birliğine girişimizyanlış değildi. Ancak hazırlıksız girdik. En çok rahatsız olan otomotiv sektörü bugün günah çıkarıyor. Gümrük birliği yararımıza oldu. Ekonomiye rekabet getirdi. Gümrük birliğine girdiğimiz dönemde Türkiye fırsat kaçırdı. Yunanistan bu dönemde Avrupa Birliğine başvurdu bizi de davet ettiler siz de gelin başvurun dediler. O dönemin hükümeti tercih etmedi.belki almayacaklardı ama Yunanistan da girmeyecekti y ada ikimizi de alacaklardı. En son 1987ʹda Özal Hükümeti tam üyelik başvurusunda bulundu. Geç olması hiç olmamasından iyidir. Uzun ince yolda uzun süre yürüdük. O dönemden bugüne 3 hükümet geçirdik. Türkiye 1990ʹda aday ülke olarak ilan edildi. Türkiye büyük reformlar geçirdi. Hukuk ve alt yapı olumlu anlamda alt üst oldu. Böyle büyük değişiklikleri cumhuriyetin kuruluşunda yaşadık. Artık demokratik cumhuriyete sahibiz. Artık demokratız diyebilir. Hükümet geçen yasama döneminde 261 yasa çıkarttı. Üyesi olduğumuz dünyaya uymaya çalışıyoruz. İçinde olduğumuz için farkında değiliz. Dünyada adımızdan çok söz ediliyor. Artık biz de sınıf atladık. Birinci sınıftayız. Uygar dünya ülkeleri bizimle işbirliği yapmak istiyor. Süreç geri dönülmez olarak işliyor. İsveç bütün partileriyle tamamen arkamızda, ispanya, İngiltere, İtalya destekliyor. Birkaç ülkenin çatlak ses çıkarması önemli değil. Bizim onlardan çok onların bize ihtiyacı var” dedi. İsveç İstanbul Başkonsolosu İngmar Karlsson Türkiyeʹnin AB üyeliğine tamamen destekledikleri ve Türkiyeʹnin Kopenhag kriterlerini tamamen yerine getirdiğini açıklayarak müzakerelere başlayacağını tahmin ettiğini belirtti.
Editör: TE Bilisim