AB Giriş Süreci Önceden Başladı

Akdeniz ihracatçı BirlikleriBaşkanı Ali Kavak, Türkiyeʹnin ABʹye giriş sürecini yıllar önce başlattığını belirten bürokrasinin geride kaldığını söyledi. Akdeniz ihracatçılar Birlik Başkanı Kavak, Avrupa Birliğiʹne giriş sürecinde gümrüklerin hızlayeniden yapılandığını, gerek fiziki gerekse teknolojik anlamda gümrüklerimizin örnek bir çalışma başlattıklarını gördüklerini daha da iyi olacağını ifade ederek şunları söyledi:“ Aslında Türkiye toplum olarak Avrupaʹya giriş sürecini yıllar önce Ulu Önder Atatürkʹün çağdaş medeniyetleri bize hedef olarak göstermesiyle başlattık. Ve bu süreçte başarılı olmak için çok çalışmamız lazım . Hepimizin taşın altına ellerimizi koymamız lazım Bu süreçte sevgi, saygı, birlik-beraberliğe ve dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır. Ülkemizin geleceği, bizden sonraki nesillerin refahı ve mutluluğu için bu yolda başarılı olmamız gerekiyor. Ülke olarak son yıllarda hızlı bir değişim süreci yaşıyoruz. Her alanda, her sektörde ve her kuruluşta bu gelişim ve değişim sürecini hissediyoruz. Özellikle ihracat sektöründe gurur verici bir hareketlilik yaşıyoruz. 1980 öncesi yıllık ihracat rakamlarını 2005 yılının ilk on gününde gerçekleştirdik. Fazla uzağa gitmeyelim; 2000 yılında 27 milyar dolar olan ülkemiz ihracatının 2005 yılında üç katına yakın bir rakamı hedefliyoruz. Ayrıca 1980 ve öncesi yılların ihracat yapısına baktığımız zaman ağırlığı tarım ürünlerinin teşkil ettiğini günümüzde ise ihracatımızın ağırlığını hatta %85ʹini sanayi ürünlerinin oluşturduğunu görmekteyiz. İhracatımız her yıl yeni bir rekor kırıyor. İhracatta kalkınma modelini benimsemiş bir ülke için gurur verici, heyecan verici bir gelişme. İhracat varsa üretim var demektir. İhracat varsa istihdam var, döviz var, ithalat var, bolluk var ve refah var demektir. O zaman gelin hep birlikte ihracatımızın gelişmesine ve artırılmasına destek verelim. İhracatımızın önündeki tüm engelleri kaldıralım. Ne mi yapalım? Üreticimiz rekabet gücü yüksek, maliyeti düşük ve Pazar odaklı ürünleri üretmelidir. Teknolojiye ve ARGE’ YE önem vermelidir. Bürokrasi ihracatın hızına ayak uydurmakta zorlanıyor. Bazen de bilinçli veya bilinçsiz engellemeler karşımıza çıkıyor. Geçmiş yıllara göre bürokraside büyük gelişmeler var, bunları hissediyoruz. Bunun en güzel örneğini de gümrüklerde görüyoruz. Ancak yeterli mi? Hayır diyoruz. Daha çok destek, daha çok dayanışma, daha çok üretim ve istihdam ve daha çok ihracat diyoruz. İhracatın önündeki en büyük engellerden biri de Türk Lirasının değer kazanması yani döviz kurlarındaki düşüş ve girdi maliyetlerinin yani elektrik ve akaryakıt fiyatlarının yüksek oluşudur. İstihdam maliyetleri yatırımcı ve ihracatçının üzerinde çok ağır bir yük oluşturuyor. Bu konuda iyileştirmeler üretimin önünü açacaktır. 2005 yılı ihracat hedefi 75 milyar dolar. 2005 yılının ilk 15 günlük ihracat rakamının bir önceki yıla göre %39 artış gösterdiği istatistiği bilgilerle doğrulanmıştır.Türkiye 2006 yılında ulaşmayı hedeflediği 75 milyar dolarlık ihracatı 2005 yılında gerçekleştirmek suretiyle yeni bir rekora imza atacaktır”